Kesinlikle hayır. Hayat psikoloji kitaplarının dışındadır ve Psikolojik Danışmanların yardım alanları da sınırlıdır. Çare, psikolojik yardım talep eden bireyin değişim ve gelişim isteğiyle sınırlıdır.
Sürekli sızlanmak; değişmek veya sorunlara çözüm üretmek (uygulamaya geçirmek) adına hiçbir şey yapmamak zaten başlı başına bir sorundur.
Bu nedenle Psikolojik Danışmanla iletişime girmeden önce “değişime ne kadar hazırım“ sorusunu da kendinize sormanız gerekiyor.
Sihirli sözcükler veya her şeyi güzelleştirecek reçeteler yoktur. Önemli olanlar, kendimizle yüzleşebilmek, nasıl daha mutlu olabilirim sorusuna yanıt aramak, başkalarını ve kendimizi daha özgür kılmak için hayatı ve insanları olduğu gibi kabul etmektir.
Çatlak Kova
Hindistan’da bir sucu, boynuna astığı uzun bir sopanın uçlarına taktığı iki büyük kovayla su taşırmış. Kovalardan biri çatlakmış. Sağlam olan kova her seferinde ırmaktan patrona ulaşan uzun yolu dolu olarak tamamlarken, çatlak kova içine konan suyun sadece yarısını eve ulaştırabilirmiş. Bu durum iki yıl boyunca her gün böyle devam etmiş. Sucu her seferinde patronun evine sadece 1,5 kova su götürebilirmiş. Sağlam kova başarısından gurur duyarken, zavallı çatlak kova görevinin sadece yarısını yerine getiriyor olmaktan dolayı utanç duyuyormuş.
İki yılın sonunda bir gün çatlak kova ırmağın kıyısında sucuya seslenmiş.”Kendimden utanıyorum ve senden özür dilemek istiyorum.”
“Neden?” diye sormuş sucu. “Niye utanç duyuyorsun?”
Kova cevap vermiş: “Çünkü iki yıldır çatlağımdan su sızdığı için taşıma görevimin sadece yarısını yerine getirebiliyorum. Benim kusurumdan dolayı sen bu kadar çalışmana rağmen, emeklerinin tam karşılığını alamıyorsun.”
Sucu şöyle demiş: “Patronun evine dönerken yolun kenarındaki çiçekleri fark etmeni istiyorum.”
Gerçekten de tepeyi tırmanırken çatlak kova patikanın bir yanındaki yabani çiçekleri ısıtan güneşi görmüş. Fakat yolun sonunda yine suyunun yarısını kaybettiği için kendini kötü hissetmiş ve yine sucudan özür dilemiş.
Sucu kovaya sormuş:
“Yolun sadece senin tarafında çiçekler olduğunu ve diğer kovanın tarafında hiç çiçek olmadığını fark ettin mi? Bunun sebebi benim senin kusurunu bilmem ve ondan yararlanmamdır. Yolun senin tarafına çiçek tohumları ektim ve her gün biz ırmaktan dönerken sen onları suladın. İki yıldır ben bu güzel çiçekleri toplayıp onlarla patronumun sofrasını süsleyebildim. Sen böyle olmasaydın, o evinde bu güzellikleri yaşayamayacaktı.”
Hepimizin kendimize özgü kusurları vardır. Hepimiz aslında çatlak kovalarız. Allahın büyük planında hiçbir şey ziyan edilemez. Kusurlarınızdan korkmayın. Onları sahiplenin…
Kusurlarınızda gerçek gücünüzü bulduğunuzu bilirseniz eğer, siz de güzelliklere sebep olabilirsiniz.